02 Ağustos 2011 Salı 19:07
Mardin Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsünce verilen Süryanice kursu sona erdi. Üç hafta boyunca yoğunlaştırılmış Süryanice kursu alan 42 öğrenci sertifikalarını törenle aldı. Mardin Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen sertifika töreninde Mard
Mardin Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsünce verilen Süryanice kursu sona erdi. Üç hafta boyunca yoğunlaştırılmış Süryanice kursu alan 42 öğrenci sertifikalarını törenle aldı. Mardin Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen sertifika töreninde Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Serdar Bedi Omay, Yaşayan Dinler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, Süryani Dili ve Kültürü Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdulmesih Sadi, Mardin ve Diyarbakır Metropoliti Mor Filüksinos Saliba Özmen ve kursiyerler ile öğretim üyeleri katıldı.
Kursiyerlere sertifikalarını veren Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Bedi Omay, şöyle konuştu: "Hakikaten tarihi bir adımı üniversitemizde, bölgemizde, Mezopotamya ve ülkemizde atmış olduk. Tabii ki bazı resmi dünyada akademik programlar var ama halka yönelik kilise dışında Süryaniceyi üniversite çatısı altında öğretmeyi başarmış olduk. Çok büyük bir nimet bu. Cumhuriyetimiz inanılmaz bir dönemeçte hayal bile edilemeyecek şeyler oluyor. Siyasi gelişmelerden daha önde olanı bence ilimle ilgili gelişmelerdir. Üniversitemizin bu mühim faaliyeti güzel bir gelişmedir."
Süryanilerin çok yetim bir halk olduğunu anlatan Omay, şunları söyledi: "Çok mazlum çok sıkıntı çekmiş, buna rağmen sesleri çok az çıkmış, medeniyete çok katkıları olmuş bir cemaattir, bir dindir. Ben kendi adıma şükran olduğumu söylemek istiyorum. İnşallah cumhuriyetimizin bu yeni döneminde çok daha canlı aktif kilisenin dışında da görebileceğimiz bir üretim içinde olduklarını görürsek daha da mutlu olacağız"
Mardin ve Diyarbakır Metropoliti Mor Filüksinos Saliba Özmen de yaptığı açıklamada "Bugün gerçekten tarihi günlerimizden birini yaşıyoruz, hayallerimiz gerçek oldu. Benim açımdan bunu doyasıya yaşadığımı söylemek istiyorum. Atalarımızın hazırladığı kitaplar raflarda dururdu. Başka şeylerle uğraşırdık. Devran geldi Mardin Mardinliliğini konuşturdu. Bu bir kere benim için çok önemli"
Törende bir konuşma yapan Mardin Yaşayan Dinler Enstitüsü Müdürü Prof.Dr. Kadri Yıldırım da, Süryanice kursunun sona erdiğini kursu bitiren 42 kursiyerin sertifika almaya hak kazandığını söyledi.
Peygamberler coğrafyası olan Mezopotamya ve Ortadoğu'nun üç kutsal dilini akademik bir ortamda yaşatmaya çalışmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade eden Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: "Bütün semavi dinlerin müşterek atası olan Hz. İbrahim'e indirilen vahiy risalesinin de dili olan Süryanice; Mukri ve Dimilki (Zazaca) olmak üzere mevcut lehçeleriyle temeli Avesta'ya dayanan Kürt dili; üçüncüsü de kitabımız Kur'an-ı Kerimin dili olan Arapça. Şurası üzüntü vericidir ki Osmanlı Devletinin
yıkılmasından sonra yerine ikame edilen sistemi tekçi bir zihniyetle hakim kılmak isteyen yönetimler Arap dilini camiye, Süryani dilini kiliseye, Kürt dilini de eve hapsetmekle etkisiz hale getirmeye çalışmışlardır. Bazı muhafazakar kesimler tarafından sonradan açılan imam-hatip okulları, İlahiyat fakülteleri ve Edebiyat fakültelerinin Doğu Dilleri Bölümleri sayesinde Arap dili cami sınırlarını aşarak eğitim ve öğretimde kendine yer bulduysa da bu muhafazakar kesimlerimizin aklına her nedense diğer
dillere de aynı imkanı tanımak gelmedi. İşte bugün her şeye rağmen yaşayan bu iki dilden Süryanice için düzenlediğimiz kursun neticesine varmış ve bu kursta başarı gösteren kursiyerlere sertifikaları dağıtmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Sertifikalarımızı ortadan ikiye bölmüşüz. Tabi bölmüşüz derken yanlış anlamayın, gördüğünüz gibi üniter yapı kendini koruyor. Sol tarafını resmi dilimiz olan Türkçe ile sol tarafını da Süryanice doldurmuşuz. Zaten ilk kaydı ben yaptırmıştım. Enstitü müdürü profesör
yeniden öğrenci oldu başlığıyla haberler çıktı. Tabi ben bundan memnuniyet duydum. Şurası bilinmelidir ki sayın rektörümüzün maddi ve manevi her türlü desteği olmasaydı Kürt ve Süryani dilleri bugünleri rüyasında bile görmezlerdi."
nevsehirmedya.com
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen