Dienstag, 1. Oktober 2013

Metropolit Ürek: Demokratikleşme Paketi'ni sabırsızlıkla bekliyorduk

Metropolit Ürek: Demokratikleşme Paketi'ni sabırsızlıkla bekliyorduk
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Demokratikleşme Paketi'nde, yaklaşık bin 600 yıllık Mor Gabriel (Deyrul Umur) Manastırı'nın arazilerin iade edilmesi, Süryaniler tarafından memnuniyetle karşılandı.

    Adıyaman Süryani Cemaati Metropoliti Griğoriyos Melki Ürek, paketi sabırsızlıkla beklediklerini anlatarak, "Onun için biz bugün saat 11.00'den itibaren televizyon başında kaldık. Paketin içeriğini dikkatle izledik. Sayın başbakanımızın açıklamış oldukları bu demokratikleşme paketinin bütün vatandaşlar için çok önemli bir açıklama olduğunu ve bir karar olduğunu dinledik. Bunun için sayın başbakanımızı alkışladık." dedi.

    Mor Gabriel Manastırı arazisi konusunun Midyat'ta bir kaç muhtar tarafından konu edildiğinin altını çizen Ürek şöyle konuştu: "Özellikle demokratikleşme paketi içerisinde, sanki Midyat yöresinde bir manastır toprağında işgal varmış gibi suni bir şikâyet uyandıran bazı muhtarlarımızı yadırgadık. Yani bunu biz beklemezdik. Hükümetimizin sağduyuyla buna eğilmesi bugün sayın başbakanımızın ağzıyla Mor Gabriel toprakları ya da bahçe bağlarının tekrar manastıra iade edilmesi açıklaması bizi son derece etkilemiş ve sevindirmiştir."
haberaktuel.com/ 30.09.2013

***

Süryaniler demokratikleşme paketinden mutlu


BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın Mor Gabriel (Deyrulumur) Manastırı arazilerinin manastır vakfına iade edileceğini açıklaması Süryaniler arasında büyük sevinçle karşılandı. 

Süryaniler'in Türabidin Metropoliti Semual Aktaş, "Tek kelime ile çok iyi oldu. Kimse kimsenin hakkını yemez. Sayın başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan tam isabetli bir kararı açıkladı" dedi. Süryanilerin Mardin-Diyarbakır Metropoliti Saliba Özmen de, karardan büyük memnunluk duyduğunu belirterek, "Bu kararı bekliyordum. Açıklanan demokratikleşme paketinden bizimle ilgili çıkan kararı büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz" dedi. Bugün Beyrut'a gideceğini belirten Özmen, Suriye'deki olaylar nedeniyle patrikliklerinin Lübnan'a taşındığını belirterek, "Bu müjdeyi Patriğimize ve cemaatimize bildireceğim" dedi.

Manastır arazilerinin iadesiyle ilgili Mor Gabriel Manastırı Vakfı Başkanı Kuryakos Ergün, yazılı bir açıklama yaptı. Başbakan Erdoğan'ın açıklamasından ötürü Süryani halkında büyük sevinç yaşandığını belirten Ergün, şöyle dedi:

"Ortada 2008 yılından bu yana devam eden bir hukuk süreci ve açılan birçok dava dosyası söz konusu olmuştu. Bu davaların bir kısmı uluslararası yargıya konu edilmiş, diğer bir kısmı ise iç hukukta devam etmekteydi. Süre içerisinde sürekli olarak Mor Gabriel Manastırı davalarının insan hakları boyutuyla bir şekilde çözüm bulması gerektiği, gerek vakfımız tarafından ve gerekse de çok sayıda platformlar ve STK tarafından dile getirilmişti. Gelinen bu noktada taleplerimize kulak verilmiş olduğu ve sorunun artık çözüleceği bizzat Başbakan tarafından dile getirilmiş olunması nedeniyle artık sorunun çözüm bulma noktasına geldiğimiz ortaya koymuştur.

AİLE İÇİNDE ÇÖZMELİYİZ DİYORDUK
Bizler sürecin en başından beri bir aile olduğumuzu ve aile içindeki sorunların aile içerisinde çözülmesi gerektiğini söylemiştik. Nihayetinde de bu noktaya gelinmiştir. Bu nedenle her şeyden önce sayın başbakanımıza teşekkür ve şükranlarımızı sunuyoruz. Bu sorunun çözümünde katkısı olan kesime teşekkür ederken, açıklanan demokratikleşme paketinin yakın zamanda hayata geçirilmesini diliyoruz."

***
Deyrul Umur Manastırı Vakıf Başkanı: Tapuyu alınca sevincimiz kat kat olacak
Deyrul Umur Manastırı Vakıf Başkanı: Tapuyu alınca sevincimiz kat kat olacak
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mor Gabriel (Deyrul Umur) Manastırı'na ait arazinin iadesi hakkındaki açıklamaları ardından Mor Gabriel Manastırı Vakfı Başkanı Kuryakus Ergün, tapuyu ellerine aldıktan sonra sevinçlerinin katlanacağını belirtti.

Demokratikleşme paketi açıklandıktan sonra basın mensuplarına açıklamada bulunan Mor Gabriel Manastırı Vakıf Başkanı Kuryakus Ergün, "Arazilerin bize iade edileceğini duyunca çok sevindik. Gerçekten bu konuda emeği geçen herkese başta sayın Başbakanımıza, bizim Süryani kuruluşlara, medya mensuplarına, medya mensupları, bu konuda 5 senedir bizimle bu konuyu çok dikkatlice, çok objektif bir şekilde işliyorlar. Bundan dolayı katkısı olan herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Tabi ki bu başlangıçtır. Biz bunun sonucunu bekliyoruz. Biz bu tapuları elimize aldığımızda sevincimiz kat kat olacak." şeklinde konuştu.

Açıklamalarını, Mor Gabriel Vakfı Avukatı Rudi Sümer ile birlikte gerçekleştiren Ergün, "Bizler sürecin başından beri bir aile olduğumuzu ve aile içindeki sorunların aile içerisinde çözülmesi gerektiğini söylemiştik ve nihayet bu noktaya gelinmiştir. Açıklanan demokratikleşme paketinin yakın zamanda hayata geçirilmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
haberaktuel.com  / 30.09.2013

Demokratikleşme Paketi

30 Eylül 2013 16:08

Başbakan Erdoğan'ın açıkladığı pakette yer alan Mor Gabriel Manastırı arazisinin iade edilmesine ilişkin karar, Süryanilerce memnuniyetle karşılandı Süryani Kadim Kiliseleri Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Türker: "Manastır arazisinin gerçek sahiplerine iade edilmesinden çok mutluyuz"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Demokratikleşme Paketi'nde yer alan Midyat'taki Mor Gabriel Manastırı arazisinin iade edilmesi kararı, Süryanilerce memnuniyetle karşılandı.
Süryani Kadim Kiliseleri Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yusuf Türker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, pakette yer alan kararlardan sevinçli olduklarını dile getirdi. "Mor Gabriel Manastırı hepimizindir" diyen Türker, "Manastır arazisinin gerçek sahiplerine iade edilmesinden çok mutluyuz. Hepimize hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz. İnşallah bundan sonra da sıkıntıların yaşanmamasını umuyoruz" diye konuştu.
Deyrulzafaran Manastırı ve Kiliseler Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Behçet Bayruk de "Sayın Başbakanımızdan bizi gerçekten mutlu eden bir haberi aldık. Mor Gabirel konusu bizim için de dünya Süryanileri için de çok önemliydi" dedi.
Mardinli kuyumcu Süryani asıllı Metin Ezilmez de başta Mor Gabriel arazisinin iade edilmesi kararı olmak üzere pakette yer alan diğer konularla ilgili Başbakan Erdoğan'a minnettar olduğunu belirterek, şu ifadeyi kullandı:
 "Özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılması, köy isimlerinin değiştirilmesinin önündeki yasal engellerin kalkması ve dini inancın gereğinin yerine getirilmesinin engellenmesinin ceza kapsamına alınması kararı da beklediğimiz kararlardı. Özellikle köy isimlerinin değiştirilmesi sevindirici bir karar. Geleceğimiz için, dil ve din özgürlüğü için yeni yasalardan bahsedilmesi de çok anlamlı. Yıllardır ihmal edilmiş bu konuların gündeme gelmesi bizleri sevindirdi. 50-60 yıl önceki köylerimizin Süryanice isimlerini tekrar kullanabileceğiz."
Süryani Dernekleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Evgil Türker de Başbakanın açıkladığı demokratikleşme paketinin içeriğinden memnun olduğunu bildirdi.
Mor Gabriel Manastırı
Mor Gabriel (Deyrulumur) Manastırı, dünyanın ayakta duran en eski Süryani Ortodoks manastırı olarak biliniyor. Manastır, Mardin'in Midyat ilçesine bağlı Güngören köyü sınırları içerisinde Süryanilerin anayurdu olarak kabul edilen Turabdin platosunda bulunuyor.
MS 397 yılında Mor Şmuel ve Mor Şemun tarafından kurulan manastır, 5. ve 6. yüzyıldan kalan Bizans dönemi mozaikleri, kubbeleri, çan kuleleri, hareketli terasları, kapıları ve Midyat kesme taşlarından yapılan kapı ve motif süslemeleriyle ünlü. - Mardin 


***

Alman Parlamentosu Da Mor Gabriel İçin Çağrıda Bulunmuştu



İhsan DÖRTKARDEŞ/ İSTANBUL, - BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Demokratikleşme Paketi’nde dile getirdiği Mardin’in Midyat İlçesi’nde bulunan 'İkinci Kudüs' olarak nitelendirilen Mor Gabriel Manastırı, geçen yıl Alman Parlamentosu’nun da gündemine gelirken, Türkiye'ye Süryaniler'in haklarının güvence altına alınması ve Mardin'in Midyat ilçesindeki dünyanın en eski manastırlarından Mor Gabriel'in korunması çağrısında bulunulmuştu....


Haberfx 


Başbakan Erdoğan, merakla beklenen ‘Demokratikleşme Paketi’ni açıklarken,‘Deyr-ul Umur’ olarak bilinen "Mor Gabriel Manastırı’na ilişkin arazinin, manastır vakfına iade edilerek bir haksızlığın giderileceğini söyledi. Başbakan Erdoğan, “ Süryani vatandaşlarımıza önemli bir haklarını teslim ediyoruz. Süreç devam ediyor, incelemeler devam ediyor. Hiç kimseyi mağdur etmeden, hak sahiplerine haklarını teslim edeceğiz" dedi. "İKİNCİ KUDÜS” Türkiye’ye ve Güneydoğu’ya gelen heyetlerin sık uğradığı Mor Gabriel Manastırı M.S 397 yılında Mor Şmuel ve Mor Şemun tarafından kuruldu. Manastır, 5 ve 6’ncı yüzyıldan kalan Bizans dönemi mozaikleri, kubbeleri, çan kuleleri, hareketli terasları, kapıları ve Midyat kesme taşlarından yapılan kapı ve motif süslemeleriyle tanınıyor. Hıristiyanlık tarihinin en eski manastırlarından Mor Gabriel, uzun süre Hazine ve etraftaki köylerle mahkemelik durumda bulunuyordu . Köyler, Manastır arazisi üzerinde hak iddia ederken, Hazine de manastır çevresindeki 336 bin metrekarelik arazinin ormanlık alan ve devlet arazisi olduğunu savunuyor. ALMAN PARLAMENTOSU DA ÇAĞRI YAPMIŞTI Kilise tarafından İkinci Kudüs olarak ilan edilen Mor Gabriel Manastırı ile ilgili Federal Alman Meclisi, geçen yılın Haziran ayında yaptığı toplantıda Türkiye'ye çağrıda bulunarak, dinsel özgürlüklere saygı göstermesini ve 1600 yıllık Mor Gabriel Manastırı'nı korumasını istedi. Halen görevini sürdüren Hıristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) ve liberal Hür Demokrat Parti (FDP) milletvekilleri tarafından hazırlanan ve muhalefetteki Yeşiller'in destek verdiği karar tasarısıyla, Almanya hükümetinden, diğer AB hükümetleriyle istişare içinde hareket ederek, Türkiye'nin Mor Gabriel Manastırını korumasını, Süryanilerin haklarını güvenceye almasını temin etmesi istendi. Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle, tasarıda, Türkiye'de gayrimüslim azınlıkların özgürlüklerinin uzun süre sınırlı kaldığını, son yıllarda “bazı küçük ilerlemeler” sağlanmasına karşın, Türkiye'nin bu alandaki uygulamalarının “AB standartlarını karşılamadığının” vurgulandığını bildirmişti. Türk hükümetinin sorunlara pragmatik çözüm bulma sözü verdiği, yasama alanında bazı düzenlemeler yapıldığını ifade edilen tasarıda, “Federal Meclis'in, Türkiye'nin zengin kültürel mirası ve dinsel çeşitliliğini korumak için dinsel özgürlüklere tam saygı yönünde kapsamlı çabalar içine gireceği konusunda taşıdığımız umutlar, ne yazık ki bugüne kadar karşılanamadı” denildi. Federal Alman Meclisi, kabul ettiği son karar tasarısıyla, Mor Gabriel'in korunması konusunda daha güçlü bir inisiyatif üstlendiğini bildirmişti. Mor Gabriel arazisinin korunmasının, dinsel özgürlüklerin bir parçası olduğuna işaret eden Meclis'in karar tasarısında, Türk makamlarından gayrimüslim azınlıklarının özgürlüklerinin güvence altına alınması için destek istenmişti. 276 DÖNÜMLÜK ARAZİYE İLİŞKİN 2008 YILINDAKİ DAVA Mardin’in Midyat İlçesi’ne bağlı Güngören Köyü sınırları içerisinde bulunan manastır idaresinin, komşu köylerin sınırları içerisindeki 100 hektarlık ormanlık alanı işgal ettiği öne sürülmüş ve 2008 yılında dava açılmıştı. Yerel mahkeme, söz konusu arazilerin kilisenin malı olduğuna karar vermişti. Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine dosyanın gittiği Yargıtay Genel Kurulu da yerel mahkemenin direnme kararını bozmuştu. Bu kararla birlikte manastırın Hazine’ye devri için süreç başlamıştı. Köylülerin açtığı işgal davasında manastır adına Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunulurken, manastırın bulunduğu 276 dönümlük arazinin Hazine’ye devrinin tescilinin iptal edilmesi istenmişti. Yargıtay 20’nci Hukuk Dairesi’nde incelemeye alınan davada temyiz başvurusunu kabul etmemesi halinde manastırın arazisi Hazine’ye kalacağı ifade edilmişti.

(İD)


 İhsan DÖRTKARDEŞ
30 Eylül 2013 Pazartesi 15:56 - [1120056] - DHA

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen